Bir aydır su akmayan köyde bayanlar isyan etti

Bilecik’te Dereşemsettin Köyü’nde sular 25 gündür akmıyor. Günlerdir suları akmayan köylüler taşıma suyuyla muhtaçlıklarını gidermeye çalışıyor.

Bilecik kent merkezine 11 kilometre uzaklıktaki Dereşemsettin Köyü’nün üst kısmında yaşayan vatandaşların çeşmelerinden, depodaki suyun azlığı ve basınç olmamasından ötürü 25 gündür su gelmiyor. Köyde 8-10 hane bu durumdan şikâyetçi olurken, Bilecik merkezde konutu olmadığı içi köyde oturmak zorunda kalan 2 hane taşıma su ile işlerini halletmeye çalışıyor.

“Bulaşıklar duruyor, çamaşırımız birikiyor, banyo gereksinimimiz yok, lavaboların hali ortada”
Köy halkından Sevim Karaçoban, 25 gündür bir damla suların akmadığı söyleyerek, “Bulaşıklar duruyor, çamaşırımız birikiyor, banyo gereksinimimiz yok, lavabolar da orda. Yani ne olacak bu bu türlü. Bize su bulunsun. Biz öbür bir şey istemiyoruz. Suyumuz yok. Aşağıya akıyor, bize yok. Depo dolsun, depo dolsun diye bekliyoruz, depo dolmuyor. Aşağıya çekiyormuş suyu. Biz ne yapacağız. Geçen sene de birebirdi. Geçen sene de karda kışta su getirdik, taşıdık bir de kar suyunu eritip lavaboya kullandık. Su yok ne yapabiliriz. İki hane biz yaşıyoruz burada. Meskeniniz bayırda olduğu için su çıkmıyor diyorlar, biz ne yapalım. Tekerlekle aşağı mı götürelim evimizi” dedi.

“BIKTIM CANIMA YETTİ”

Karaçoban, konuşmasının devamında, “Her gün taşıma suyuyla bulaşık yıkayacağız, lavabo temizleyeceğiz diye uğraşıyoruz. Taşıma suyuyla ne kadar olur? Duşu var, çamaşırı var, virüsü, hastalığı var. Her gün bu türlü taşıma suyuyla bulaşık yıkayacağım diye uğraşıyorum. Yetkililerden bir deva istiyorum. Taşıma suyla ne kadar temizlenir ne kadar hijyenik olur bilemiyorum bir de hastalık var. Bıktım canıma yetti. İstanbul’dan geldik, fakat burada da susuzluk var” dedi.

“AHIRDAN GELİNCE DUŞ ALMAK İSTİYORUZ” 

Lider bir köy sakini Sevda Akbayrak, sularının günlerdir akmadığı söyleyerek, “Duşumuzu alamıyoruz. Virüs var, hastalık var, çamaşır yıkayamıyoruz, bulaşık yıkayamıyoruz, lavabo yıkayamıyoruz. Ahırımız var. Ahırdan gelip duş almak istiyoruz. Günlerdir duş alamıyoruz. Bu suyun dermanını bulalım. 25 gündür suyumuz yok. Hiç gelmiyor. Yetkililerden bir deva istiyoruz. Suyu istiyoruz. İstanbul’dan geldik hayvancılık yapalım diye. Burada iki yıldan beri kışın kar suyu ile lavabo temizledim. Artık de gidip aşağı köyden çeşmelerden taşımaya çalışıyoruz. Taşıma suyuyla ne kadar duş alınır, ne kadar banyo yapılır, ne kadar çamaşır yıkanır? Bir de hayvanımız var hayvanımız su istiyor” dedi.

“ABDEST ALAMIYORUZ” 

Su akmaması nedeniyle abdest bile alamadıklarını anlatan Karaçoban, “Günlerdir pislik içinde, duşumuz yok. Su ihtiyacımızdan ötürü hiçbir şeyimiz yok. 25 gündür banyo yapmıyoruz. Çamaşırlar desen makinede. Abdest yok, hayvanlarımıza su yok. Dışarıda doldurduklarımızla yetiniyor hayvanlar. Diğer suyumuz yok. Tavuklarım var, tavuklarıma koyacak su yok” dedi.

“SU AKARSA DİYE NÖBET TUTUYORUZ” 

Köy sakini Cihangir Akbayrak da yokluk içinde kovalarla taşıma suyuyla taharet almaya çalıştıklarını anlatarak, “Bu sıkıntıyı ne vakte kadar çekeceğiz? 25 günden beri tıpkı sıkıntı. Gece 3’de nöbet tutuyoruz ki çeşme başında su aksın diye. O da gelmiyor. Ben İstanbul’daki meskenimi bıraktım, buraya hayvancılık yapacağım diye geldim. Yokluk içinde çaba ediyoruz burada biz. Kızım var burada üniversite okuyor burada. Su yok diye burayı bıraktı ablasının yanında kalıyor” dedi.

“NEREYE KADAR” 

Cihangir Akbayrak, hayvancılık yaptıklarını anlatarak, “Bizim hayvanlarımız da var. Taşıma suyu ile havyalarımıza su getirmeye çalışıyoruz. Hayvanlarımız da perişan oluyor burada. Yetkililerden vazifelilerden bir deva istiyoruz. Kota yetmediği ve yüksek kaldığı için meskenimiz buraya depodan su basmıyor. Ya depoyu tankerleri doldursunlar, bizim konuta de su gelsin. 1-15 günden beri biz banyo yapamıyoruz. Hayvan pisliğiyle uğraşıyoruz biz burada nereye kadar. Üstümüze başımıza bakın yıkanamıyoruz” dedi.

“İstanbul’un kalabalığından, trafiğinden kaçtım, burada su kahrı ile karşılaştım”
Cihangir Akbayrak ise, İstanbul’da 2 yıl evvel emekli olduğunu anlatarak, “İstanbul’un kalabalığından, trafiğinden kaçtım ben, geriliminden kaçtım. Lakin burada daha büyük gerilim yaşıyorum. Orada virüsten kaçtım, burada virüs daha beter, yıkanamıyoruz, temizlenemiyoruz. Yetkili arkadaşlar geldiler, deponun yerine de baktılar, bizim burayı da geldiler ölçtüler, denetim ettiler. Neden su çıkmadığını araştırıyorlar. Artık bir prosedür bulacaklar, lakin nasıl bir yol izlediklerini ben bilmiyorum. Altta köye gidiyoruz çeşmeye oradan su getiriyoruz. Taşıma suyuyla nereye kadar ben döneceğim” dedi.

“MUHTAR DEPOLAR BOŞ DİYOR” 

Cihangir Akbayrak, son olarak köy muhtarıyla görüştüğü, Bilecik Vilayet Özel Yönetim yetkilerin kendileriyle ilgilendiği anlatarak, “Muhtarımız ile görüştüm, yapacak bir şeyimiz yok şuan diyor. Depolar dolduğu vakit meskenine su gelecek diyor. Dün Vilayet Özel Yönetimden arkadaşlar geldi. Kot farkını ölçtüler, biçtiler yardımcı olacaklarını söylediler. Aşağı köydeki vatandaşlar mecburî muhtaçlıktan giderdiği için su kullandıkları için depo dolmak bilmiyor. 25 gün oldu bekliyoruz” dedi. İHA