Karamollaoğlu: Aç bile ‘açım’ dediği vakit azarlanıyor

Saadet Partisi Genel Lideri Temel Karamollaoğlu partisinin Pendik İlçe Kongresi’nde konuştu. Yaşanan ekonomik sorunlara değinerek iktidara yüklenen Karamollaoğlu, “Aç bile ‘açım’ dediğinde azarlanıyor.” dedi.

Saadet Partisi Genel Lideri Temel Karamollaoğlu, partisinin bugün gerçekleştirilen 7. Olağan Pendik İlçe Kongresi’ne katıldı.

Karamollaoğlu konuşmasında, “Bütün dünya bir kaosun içine sürüklenmiş vaziyette. Kimse bu kaostan nasıl çıkarız diye bir keder taşımıyor maalesef. Güçlü olan, varlığı olan beşerler biz bu varlıklarımızı nasıl koruruz, hatta bu varlıklarımıza daha fazlasını nasıl katarız diye bir düşünce içindeler, arayış içindeler. Maalesef bu menfaat şebekeleri yalnızca bütün dünyada değil, bizim memleketimizin içinde de yaşanıyor” dedi.

“EN GEÇ BİR BUÇUK SENE İÇİNDE SEÇİMLER OLACAK”

“En geç bir buçuk sene içinde seçimler olacak” diyen Karamollaoğlu, “Bu seçimlerde biz ya muvaffakiyet gösterecek, ülkemizin bu gidişatına dur diyecek, yanlışları düzeltecek, doğruları hakim kılacak bir yetki alacağız yahut hayat bu türlü devam edecek. Tabi dünyanın sonu bu türlü gelir mi gelmez mi bilmem. Lakin bundan sonra hayatın şayet bu türlü devam ederse, büyük zahmetlere maruz kalacağını unutmamamız icap eder.

Yoksullar eziliyor, güçsüzler eziliyor, imkanı olmayanlar horlanıyor. Aç bile ‘açım’ dediği vakit azarlanıyor. ‘Haydi oradan sen de, iç şu çayı keyfine bak’ deniliyor. Kasvet ve kaygıları bileyenler, kahır ve sıkıntısı kendileri hiç hissetmeyenler şayet iktidarda olursa, garibin kederine kimse deva üretemez” sözlerini kullandı.

“BU HESAP ELBETTE SORULACAK”

Maddi kalkınma konusuna da değinen Karamollaoğllu, “Görünüşte güçlü üzere bir hava meydana getirmek değil bizim kaygımız. Yollar yaparsınız, köprüler inşa edersiniz, havaalanları yaparsınız, süratli trenler, otoyollar… Bunların hepsi bizim güçlü olduğumuzu göstermez. Şu kıyıdan bir gidin, denizin içini doldurdular, kıyıdaki binaların önünü keserek. Bu bir vebal değil mi? Bu hesap sorulmayacak bir mevzu mu? Elbette sorulacak” dedi.

“HALKIMIZIN GEREKSİNİMİ OLAN ESERLERİ ÜRETEBİLMEK İÇİN SEFERBERLİK İLAN EDECEĞİZ”

Karamollaoğlu kelamlarını şöyle sürdürdü: “Bizim elbette maddi gereksinimlerimizi karşılayacak yatırımlara gereksinimimiz var. Fakat binalar bunu karşılamaz. Yollar, köprüler, havaalanları bunu karşılamaz. Hele de orada yapılan suistimaller hiç karşılamaz. Tekrar tekrar söyledik, ekonomiyi düzeltmek mi istiyorsunuz? Prensip olarak bir tek kelam var: Üretimi artıracaksınız. Ne demek bu? Üretimi, halkımızın muhtaçlığı olan eserleri üretebilmek için seferberlik ilan edeceğiz. İster tarımda, ister endüstride, ister teknolojide tam bir seferberlik.”

DOLAR VE ENFLASYONA DA DİKKAT ÇEKTİ

Enflasyon konusuna dikkat çeken Karamollaoğlu, “Dolar daima olarak yükselirse, fiyatlar daima olarak artarsa, sen yüzde 10, yüzde 20, yüzde 50, yüzde 70 artırım yapsan hiçbir manaya gelmeyebilir. Neden? Enflasyon yüzde 110’a çıktıysa, sen de yüzde 100 artırım yaparsan, o adam gelecek sene yüzde 10 daha yoksul olacak demektir.

Şayet bir artırım yapıyorsan, o artırım kesinlikle enflasyonun üzerinde olacak ki artırım olsun. Öbürüne artırım denmez, fiyat ayarlama bile denmez. İktidardakiler bunu bir türlü anlamıyor, dinlemiyor. Niçin? İşlerine gelmiyor da onun için. Yoksa biliyorlar”  şeklinde konuştu.